KÖYÜMÜZÜN TARİHCESİ
ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 

ÇAT KÖYÜ TARİHÇESİ
Çat Adı:Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
 

Çat Adı

Obi ırmağının sağ kollarından Çat nehri boyunda oturduklarından bu adı almışlardır.
Oturdukları ve yayıldıkları saha Yüs bozkırının küzey-batı tarafıdır. Ruslarca �Meletskie Tatarı� (Meletsk Tatarları) diye adlandırılmıştır. Araştırmacılar, bunları bir taraftan Irtış ve Baraba Türk boyları ile, diğer taraftan da Teleüt (Beyaz Kalmuk Türkleri) ve hatta Ostyak�larla Samoyet karışmasından vücuda gelmiş boy olarak göstermektedir. Türk şiveleri tasnifinde Uygur-Oğuz Türkçesi bölümünde yer almaktadır(1).
ÇAT; Orta Asya Türkleri arasındaki bir uruğun adı olduğu gibi, Başkurd Türklerinin yaşadığı Başkurdistan yakınlarında bir yerin adıdır. Ayrıca Doğu Türkistan�da bir kentin adı �Ulugçat��tır. Türkiye�nin diğer birçok yerinde de, �Çat� isimli köyler mevcuttur(2).
1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu�ya gelen ve iskân ettirilen birçok Türkmen aşiretinin, kurdukları köylere kendi boy adlarını verdikleri bilim adamlarınca tespit edilmiştir. Dahası, bir aşiretin içinden ayrılan bir küçük grubun, aynı adı taşıyan iskân merkezleri kurdukları da bilinmektedir. Gerçekten Osmanlı Devletinde, yeni fethedilen yerlerde yapılan tahrirler sırasında aynı isimle anılan köylerin bulunduğu görülmektedir. Aynı şekilde o dönemde ve daha sonra tutulan kayıtlarda, Anadolu ve Rumeli�de çok sayıda �Çat� veya �Çatköy� ismini almış köye rastlanmaktadır.
Çat veya Çatköy adlı yerleşim yerlerinin bulunduğu yerler: (Adıyaman), (Ankara-Çubuk), (Ardahan-Hanak), (Erzincan- Kemaliye), (Erzincan- Refahiye), (Çat ilçesi � Erzurum), (Hatay- Dörtyol), (Karaman- Ayrancı), (Kastamonu- Küre), (Kocaeli), (Konya- Seydişehir ve Bozkır), (Kütahya- Çavdarhisar), (Nevşehir), (Rize- Çamlıhemşin), (Siirt- Pervari), (Sinop), Sivas- Gemerek), (Şanlıurfa- Hilvan), (Tokat- Reşadiye), (Tunceli- Mazgirt), (Tunceli-Ovacık). Anadolu�nun her yanında çok yaygın bir addır. Eğer �Çataklar�ı da bunlardan sayarsak, yalnız coğrafi yer adları beş yüzü geçer.

Çatlıların Menşei

Bunların asıl adı: Cet�tir. Büyük bir Türk toplumudur. Timur�la savaşmışlardır. Timur�un zevcelerinden biri de Cet toplumundandır (Beg�in kızlarından biriydi). Araştırmacı Deguignes�e göre, bunlar �Yueçi� toplumundan gelmedir. Çin tarihçilerine göre �Get-Çet�lerin Yueçi�lerden oldukları ileri sürülmüştür. Gerçekte Yueçi�ler, bizim �Yuva� olarak adlandırdığımız Yirmidört Oğuz�dan ünlü bir toplumdur(3).
Çat Türkmen aşiretinin, 1071 Malazgirt Zaferinden sonra Konya ve çevresine gelip yerleşen diğer Türk boyları gibi, Türkistan�dan gelip, buralara yerleştikleri tahmin edilmektedir. Konya�nın güney ve batısındaki engebeli araziye Türk aşiretlerinden iskânı daha Selçukluların ilk dönemlerinde başlamış ve kısa sürede tamamlanmıştır. XIII. Yüzyılın ilk yarısında, Moğol istilası yüzünden Anadolu�ya göçler hızlanmış; Anadolu, doğudan gelen Türkmen boyları ile dolmuştur. Bu sırada Konya�ya gelen Türk boylarından biri de Karamanlılardır. Moğolların önünden kaçarak önce Azerbaycan ve Şirvan taraflarına gelmişler; bir kısmı buralarda yerleşirken önemli bir kısmı da Konya�ya ulaşmış; Alaeddin Keykubad, bunları 1228�de Ermenek dolaylarına yerleştirmiştir. Şüphesiz bunların arasında başka boylardan olanlar da bulunmaktaydı.
Çat Türkmen aşireti de Karamanlılar ile Azerbaycan ve Şirvan yolunu takiben Konya çevresine gelip, buralardaki yaylalarda bir süre gezdikten sonra kendilerine uygun yerlerde köyler kurmuş ve yerleşmiş olmalıdırlar. Doğu Anadolu�da Çat isimli ilçe ve köylerin bulunması geliş yollarının doğruluğunu teyit etmektedir. Çat adını taşıyan şehir ve köylerde yaşayan kimselerin, Çat Türklerinin birer kolu olduğu ve onlarla tarihi bir bağımız olduğu gerçektir. Çünkü köylümüz Nisalar sülalesinden Arif Bilgin, kendilerine Siirt, Bitlis tarafından zeytin hakkı geldiğini hatırladığını söylemektedir.
Çat Türkmen aşiretinin konargöçerliği Anadolu Selçukluları devrinde, XIII. yüzyılın başlarında bırakarak Konya ili, Seydişehir ilçesi Çat köyünde yerleşik hayata geçtikleri ve kendi mensup oydukları boy adı olan ÇAT adını, bu yerleşim birimine verdikleri anlaşılmaktadır. Çat köyünün doğusunda Ketenli (Çalmanda) kasabası, Mesudiye (Yanekin) köyü, Batısında Bostandere (Dereköy) kasabası, Boyalı, Muradiye (Manastır) köyleri, kuzeyinde Dikilitaş köyü, güneyinde Kuran köyü ve Karaviran kasabası bulunmaktadır. Bir vadi içerisinde yer alan köyün Seydişehir�e uzaklığı, 25 km.dir.
Elimizdeki en eski kaynak 1507 yılına aittir. 1507 yılında Çat köyünde hane sayısı: 22, vergi mükellefi: 26�dır. Yaklaşık 170 kişi yaşamaktadır. 1524 yılında 21 hane ve vergi veren kişi sayısı 35, 1584 yılında ise vergi veren sayısı artmış 80 kişi olmuştur(4). Dede ve oğulların, eş ve çocuklarıyla birlikte aynı hanede kaldıkları göz önünde tutulduğunda 1584 yılında Çat köyünde 250-300 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. 1584 yılı kayıtlarına göre Çat köyünün imamı Musa Fakıh oğlu Nasuh Efendidir(5). Seydişehir, Konya, İzmir ve ülkenin çeşitli illerine verdiği göç sonucu en son yapılan 2007 nüfus sayımına göre Çat köyünde 29 kişi kayıtlıdır. 2008 itibariyle Çat köyünde 3 hane bulunmaktadır. Çatlıların çoğu ticaretle uğraşmakta olup çeşitli meslek gruplarında faaliyet göstermektedirler. Devletin önemli mevkilerinde görev yapan birçok Çatlı bulunmaktadır.
Çat köyünün bilinen en eski âlimleri Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile oğlu Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1873-1917)�dir(6).

Çatlı Müderris Mehmet Vehbi Efendi (1289-1332/1873-1917)
Cennetler sülalesinden Molla Abdullah Efendi ile Arife Hanım�ın oğlu olup 1289 (m. 1873) yılında Seydişehir�in Çat köyünde doğmuştur. İlk bilgilerini babası Molla Abdullah Efendi�den tahsil etmiş, 1304 (1888) yılında 15 yaşında iken Seydişehir�de bulunan Şeyh Hacı Abdullah Efendi Medresesi�ne kaydolmuştur.
Bu medresede Şeyh Hacı Abdullah Efendi�nin büyük oğlu, Hocegân Efendi lakabıyla tanınan müderris Hacı Mehmet Ali Efendi (1836-1906)�den 6 yıl ders okumuştur. Daha sonra ilmini ilerletmek amacıyla 1310 (1894) yılında 22 yaşında iken Şeyh Hacı Abdullah Efendinin halife ve müritlerinin bulunduğu ve dönemin ilim merkezi olan Manisa-Kırkağaç�a gitmiştir. Kırkağaç�ta Müftü Ayânzâde Medresesinde 2 yıl kalmış ve kazanın müftüsü Ayânzâde Hacı Süleyman Zühtü Efendiden (7) mantık, meâni, beyân ve ilm-i kelâm derslerini tahsil etmiştir.
Nisan 1314 (Nisan 1898)�da 25 yaşında İstanbul�a giden ve Şehzâde Medresesi�nde kalan Mehmet Vehbi Efendi, 4 yıl boyunca Fâtih dersiâmlarından Denizlili Salih Efendi (1861-1918)�nin (8) ders halkasına dahil olmuş, ondan fıkıh, ferâiz, tefsir ve hadis tahsil ederek icâzet almıştır. 29 yaşında iken Haziran 1318 (Haziran 1902)�de imtihan olmuş ve Seydişehir�e bağlı Dereköy müderrisliğine tayin edilmiştir. H. 1320 (1902)�de uhdesine İbtidâi Hâriç Edirne Müderrisliği ruûsu tevcih olunmuştur. H. 1324 (1908) yılında ise Beyşehir kazası müderrisi olmuştur(9). Mehmet Vehbi Efendi, Beyşehir kazası müderrisi iken 4 Kânûnisânî 1332 (10) (17 Ocak 1917) Çarşamba günü 44 yaşında Diyarbakır�da vefat etmiştir.
Mehmet Vehbi Efendinin babası Molla Abdullah, hocaların hocası olarak tanınan âlim bir kişidir. 1900�lü yıllarda Çat köyünde �Hocalar dönemi� diye anılan bir devrin başmimarıdır. Oğlu Abdullah Nazım (1914-2004) �Malkoç� soyadını, erkek kardeşi Hacı Ahmet �Altunel� soyadını, kız kardeşi Fatma Hanım ise Çeçenler sülalesinden Mevlüt Hoca ile evlenerek �Çetin� soyadını almıştır. Kızından torunu, 1934-Beyşehir doğumlu İzmir 9 Eylül Üniversitesi eski rektörü Prof.Dr. Namık Çevik�tir.

Çatlı şair Garip Ömeroğlu Kadir YILDIZ�a ait bir şiir:

SEN
Şerafettin Hocama ithaf

Neden dertli dertli duruyorsun
Yoksa diktiğin gülleri mi kırdılar
Neden dalgın dalgın duruyorsun
Yoksa sen de mi ağladın bugün

Hilal kaşların yorgun duruyor
Yitik sevdan yüzüne vuruyor
Merak etme, kitapların masanda duruyor
Yoksa sen de mi yalnız yürüdün bugün

Sigaran bitmiş, küllerin avucunda
Binbir düşünce dolaşıyor kafanda
Düğüm düğüm olmuş çözülmüyor Konya�da
Yoksa sen de mi uzaklara gittin bugün

Uzunca oturmuşsun sobanın kenarına
Yeşil gözlerini dikmişsin tavana
Kim bilir, hangi ceylanın avına
Yoksa sen de mi yalnız çıktın bugün
29 Kasım 1994 KONYA

SÜLALE ADLARI VE SOYADLARI
1-) Omarlar ----------------:(YILDIZ-ÇATLIOĞLU-ÇAT-ÇATLI)
Yakuplar ---------:(ÇATAL)
Hancılar ----------:(YILMAZ-ÇATAL)
2-) Adiller -----------------:(ASLAN)
Yeşiller -----------:(ASLAN)
Halisler -----------:(ASLAN)
3-) Hüseyinler -------------:(GÜNEYTEPE)
Davutlar ----------:(GÜNEYTEPE)
Altıaylık ----------:(GÜNEYTEPE)
4-) Puğular -----------------:(TURAÇ- TURAÇI)
Billeler ------------:(TURAÇ)
Hacı Mustafalar --:(TURAÇ)
5-) Ustalar ------------------:(KOCABAŞ)
Bulgurcu Salih ---:(KOCABAŞ)
Irazlar -------------:(KOCABAŞ)
6-) Battallar ----------------:(BATTAL)
Bekirler -----------:(BATTAL)
7-) Piğiller -----------------:(ARICI)
Helimler ----------:(ARICI)
8-) Çeçenler ----------------:(ÇETİN)
Karakuşak ---------:(ÇETİN)
Yörük Mehmedi-- ÇETİN)
Hatıplar ------------:(ÇETİN)
9-) Köseler -----------------:(ŞENTÜRK)
KöseAlisigil ------:(KÖSE)
10-) Hayırlar ---------------:(KILIÇ)
Sarılar -------------:(KILIÇ)
İbişler -------------:(KILIÇ)
11-) Hasanlar --------------:(KOÇ)
Çatlı Kadir -------:(KOÇ)
Ak Hüseyin -------:(KOÇ)
12-) Celiller ----------------:(BULUT)
13-) Yörükler --------------:(KOYUNCU)
14-) Hacı Hasanlar -----:(TIĞLIOĞLU)
Çanaklar --------:(TIĞLI)
15-) Veliler --------------:(TEPEKÖY)
Eminler ---------:(TEPEKÖY)
16-) Deli Hasanlar ------:(UYANIK)
17-) Köseler -------------:(KÖSE)
18-) Cennetler -----------:(ALTUNEL-MALKOÇ)
19-) Mennanlar ----------:(ÖZDEMİR)
20-) Bakılar --------------:(ARITÜRK)
21-) Memişler -----------:(GÜL)
22-) Kermeler -----------:(HARMANCI)
23-) Cığmanlar     ----------:(ÇETİNKAYA)
24-) Akifler --------------:(CANPOLAT)
25-) Mümünler     ----------:(EKİCİ)
26-) Karadağlılar --------:(YAMAN)
27-) Havvagelingil ------:(ÇELİK)
28-) Karaoğlanlar -------:(SAĞDIÇ)
29-) Karalıgil ------------:(ÜNÜVAR)
30-) Nisalar --------------:(BİLGİN)
31-) İmamlar -------------:(ÖZ)
32-) İbatlar ---------------:(EMECİ)
33-) Adilgil --------------:(BAĞCI)

ÇAT KÖYÜ ŞEHİTLERİ
1- Lakabı: (Hasanlar, Nurullahoğulları: KOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Mahmut, Rütbesi: Piyade Er, Doğum tarihi: 1304 (1887), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Kara Kuvvetleri, 1.Kolordu, 1. Fırka, 71. Alay, 3. Tabur, 12. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 08.04.1915, Şehadet yeri: Kayalı Tepe�de (11).

2- Lakabı: (Hüseyinler: GÜNEYTEPE), Adı: Süleyman, Baba adı: Numan, Rütbesi: Piyade Onbaşı, Doğum tarihi: 1302 (1885), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 5. Kolordu, 46. Alay, 1. Tabur, 3. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Çanakkale, Şehadet tarihi: 27.05.1915, Şehadet yeri: Harp meydanında (12).

3- Lakabı: Kavlı oğulları, Adı: Hasan, Baba adı: Mehmet, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1300 (1883), Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: ----, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: -, Şehadet tarihi: 12.09.1915, Şehadet yeri: -(13).

4- Lakabı: (Çeçenler: ÇETİN), Adı: Yusuf, Baba adı: Ali, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1310 (1892), Yaşı: 24, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: K. Kuvvetleri, 18. Kolordu, 52. Fırka, 43. Alay, 2. Tabur, 8. Bölük, Katıldığı Savaş: 1. Dünya Savaşı, Cephesi: Irak, Şehadet tarihi: 30.04.1916, Şehadet yeri: Felahiye Muharebesi�nde (14).

5- Lakabı: Cennet oğulları (Cennetler: ALTUNEL-MALKOÇ), Adı: Mustafa, Baba adı: Musa, Rütbesi: Er, Doğum tarihi: 1308 (1890) Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Konya, Birliği: -----, Katıldığı Savaş: İstiklal Harbi, Cephesi: ----, Şehadet tarihi: 05.01.1921, Şehadet yeri: Harp meydanı (15).

6- Lakabı: Irazlar (Osman Hocalar), Adı: Yaşar, Soyadı: Kocabaş, Baba adı: Osman Hoca oğlu Ali, Rütbesi: Jandarma Er, Doğum tarihi: 12.02.1970, Köyü: Çat, İlçesi: Seydişehir, Askerlik Şubesi: Seydişehir, Birliği: Hakkari İli Çukurca İlçesi 118 nci Jandarma Sınır Alay Komutanlığı, Katıldığı Savaş: Terörle Mücadele, Cephesi: Güneydoğu (Hakkari-Çukurca), Şehadet tarihi: 07.10.1991, Şehadet yeri: Çukurca Mevkitepe Sınır Karakolu

KAYNAKLAR
1-Prof.Dr. Ahmet Caferoğlu, Türk Kavimleri, Enderun Kitabevi, İstanbul 1988, s.14.
2- Prof. Dr. İsmail Kayabalı- Cemender Arslanoğlu, Beş Nehir ( Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü (Başlangıçtan Brest-Litowsk Anlaşmasına Kadar: M:Ö: 2000-3 Mart 1918), Ankara, 1990, I, 430).
3- Deguignes, J./ Yalçın, H.C., Hunların....tarihleri, İstanbul, 1923-25�den Beş Nehir (Çoruh, Kür, Aras, Dicle ve Fırat) Boyunun Türklüğü, II, Ankara, 1991, s.83.
4- Prof .Dr. M. Akif Erdoğru, Osmanlı Yönetiminde Beyşehir Sancağı (1522-1584), IQ Kültür Snat Yayıncılık, İstanbul 2006, s.368.
5- Prof.Dr. M. Akif Erdoğru, Beyşehir Sancağının 1584 Tarihli Nüfus Sayımı (Beyşehir-Seydişehir-Bozkır), İzmir 2004, s.322.
6- Sadık Albayrak, Son Devir Osmanlı Uleması, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yayını, İstanbul 1996,III, 371.
7- Hacı Süleyman Zühtü Efendi; A�yânzâde Emir Hüseyin Efendinin oğlu olup h. 1260 (1844)�da Kırkağaç kazasında doğmuştur. Sabık Kırkağaç müftüsü İçelli Hacı İsmail Efendiden icazet almıştır. İstanbul�da Fatih Camii�nde Karinabatlı Ali Efendi ile Mağribi Şeyh Kasım Efendinin derslerine devam etmiştir. H.1290�dan itibaren ders okutmaya başlamış ve Temmuz 1308/1892�ye kadar iki defa icazet vermiştir. Teşrinievvel 1299/1883�de Kırkağaç kazası müftülüğüne tayin edilmiştir. İki yıl hizmetten sonra hacca gitmiş ve avdetinde yerine hocası Sabitzâde İsmail Efendi�nin tayin edildiğini görünce ses çıkarmamıştır. Hocası vefat edince yeniden Teşrinievvel 1307/1891�de Kırkağaç kazası müftüsü olmuştur. Mart 1326/1910 tarihinde yaş haddinden emekli edilmiştir (Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 325).
8- Salih Efendi; Ahmet Efendinin oğlu olup h.1278�de Denizli�de doğmuştur. İlk tahsilinden sonra Ödemiş, Konya ve Kilis�te sayısız üstatlardan dinî ve Arabî ilimleri tahsil ettikten sonra İstanbul�a gitmiştir. Hâfız Şakir Efendi�den Recep 1308�de icazet almıştır. H.1300�de ruûs imtihanına girip kazanmış ve Fatih camiinde derse çıkmıştır. H. 1322�de ilk icazetini vermiştir. Nisan 1333�de (1917) emekliye ayrılmış ve 7 Haziran 1334 (1918) tarihinde vefat etmiştir (Bk. Son Devir Osmanlı Uleması, IV, 276).
9- Son Devir Osmanlı Uleması, III, 371.
10- Son Devir Osmanlı Uleması, II, 154.
11- Şehitlerimiz, T.C. Milli Savunma Bakanlığı, Ankara, 1998, IV, 122-123.
12- Şehitlerimiz, IV, 124-125.
13- Şehitlerimiz, IV, 118-119.
14-Şehitlerimiz, IV, 124-125.
15- Şehitlerimiz, IV, 122-123.

 


 
 
Bugün 9 ziyaretçi (12 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol